Güz yakınması
acının zincirlenen izleğinden boşanarak
tatlı ilişkisinden erdemli ateşlerin içinde küle karıştı ruhani vuslatlarla yıldızlara öykünerek uzunca sürdü ayrılık yokluğunu ayrık otlarının adımları kapladı hazan topraklar, zehirli tarlalar adsızlığı taçbeyti sonlandırdı matem tutmayı bilemedim kırık, yeşil dallarıyla ayrıldı ağacından girildi coşkuyla nihilizm hatıra ormanına küllere öykündü renk alacaları duvarlar eskimeyen sonelerle konuşur bendirle aruzlanan kasideler ve ağıt mersiyeler bakar gözlerinden sıradanlığa bulaşan -hayat kalamadı, devam ediyor- kazındı tunç kesikler yırtıldı gergefe gerilen nakış Islıklar çaldı hazin ve mevsime düzenlenerek çağlar boyunca bitti uzama akseden neşir -isim koymakta üstüme hiç olmadı nitelemek- parlak ebcedler düşüyorum kalkmaya tutamak bulamayan noktalardan sürgün edildi düşüşler böyle biline aşkın ve ölümün parantezleri yarına ve yanıma gel, koştur taylarını çıldırmış efendiliğinle gizlenen sır arkanda kalan uzaklara bakıyorum ufka en yakın yerlerinden. |
Şiirinizi beğendim...
.......................................... Saygı ve selamlar..