Geçmişe...
Kurumayan dallarım vardı
Her yanımı meyvalar sarardı Köküm sağlamdı Ençoklarını biz alırdık damlasından Işıltısını en çok biz alırdık göğün Alın teriydi günün kazananı Eli öpülmedik böylesi günün ninesi kalır mıydı Kepleri saygıyla eğdiydik büyüklere Helâli haramı ellerinde öğrendiydik Kormuyordum bu yüzden Konuşlarım tok ve derinden Bereket kokardı kaldırımları Hiçbir selamdan eli havada kalmazdı Tizinde bir ses otlaktan çayırdan Güneşten bir nefes huzurluyduk Cırcırından çığırtkanına Kalır mıydı günbatımının yanına Rüzgarıyla anlamlıydı sonu gecenin Sazları kovalardı soframızı Çocukların neşeside kıssasından kârına Keyifli akşamlarda oturması yorardı Toplum gülümsemiyor artık Tenimin rengi batar olmuş ahaliye Nesi değişti gözün Küçük bir sözüm batar olmuş Yol yolunu bulmuş aralanmış durmuş Şimdilerimin yalnızıyım sözüm kaybolmuş Özüm ne çare... |
Kalemin susmasın
__________________________Selamlar