UĞRUN UĞRUN
Gözyaşlarım mendillerle vuruşur;
Kadehlerim kadehlerle yarışır; Saç-sakalım birbiriyle karışır; Sende birgün uğrun uğrun gidersen… Gecelere kör karanlık katarlar; Yusuf deyip kuyulara atarlar; Umudumu taksit taksit satarlar; Sende birgün uğrun uğrun gidersen… Ocağımda dert çırası yanacak; Kirpiğimde deniz-derya donacak; Dallarıma gamlı baykuş konacak; Sende birgün uğrun uğrun gidersen… Yerim yurdum viran olur yıkılır; Ardınsıra türlü ağıt yakılır; Yollarına melül melül bakılır; Sende birgün uğrun uğrun gidersen… Kurur bağım evlek evlek sularım; Yaralarım taş-toprağa belerim; Kuzun olur ardınsıra melerim; Sende birgün uğrun uğrun gidersen… Gitme canan, can evimden vururlar; Diktiğimiz menekşeler kururlar; Yalan mıydı der, konuşur dururlar; Sende birgün uğrun uğrun gidersen… Ne kahrım tükenir ne de işkence; Mezar taşım kapım çalar her gece; Ölüp ölüp dirilirim sadece; Sende birgün uğrun uğrun gidersen… İflah olmaz dertler gelir başıma; Bugün, yarın ölüm düşer peşime; Azrail’im çadır kurar döşüme; Sende birgün uğrun uğrun gidersen… Ali ALTINLI – 05.09.2018 Saat:14:28 |