SİL BAŞTAN...!
Anı kırıntılarından yorgun gözlerimle
Seyrederken yıldızları bu gece… Bir yıldız kaydı karanlığın ta içine. Hemen bir dilek diledim ben de… “Sil baştan yaşayabilsem” diye Düşündüm bir an bile olsa Neler yapardım neler..! Eğer ; Sil baştan diyebilseydim Hayata , Yaşanmışlıklarıma ,pişmanlıklarıma Güle güle derdim önce. Boşaltırdım Hayat heybemdeki Tüm anı yükümü düne dair Deli dolu hiç utanmadan… Yaşardım şimdiyi ve bu günü vesair. Özgür bırakırdım yüreğimi Uçururdum özlem kuşlarımı Umut semalarına Umarsız sevdalar yaşardım Hiç sıkılmadan… Geç kalmışlıklarımı unutur Her gün yaptığım gibi Hüzün dolu yalnızlığımla Gecenin sabahı kucakladığını seyretmezdim artık. Aksine Yalnızlığı geceye gömer Her sabah sevinçle Yıldızları süpürürdüm Güneşin gözlerine… Dünü düşünmez Yarını düşlemez Anı yaşardım doyasıya Aldığım her zor nefeste Umursamazdım kalbimi de Nerde ne zaman duracak diye Ölümüne yaşardım sadece. Belki de Düşünmeden yaşımı Elimde bir külah dondurmayla Anlarıma hapsolan Çocukluğumun Tutup elinden Arşınlardım İstanbul sokaklarını… Nefesimin yettiğince. Korkmazdım yaşamaktan Şansa inanırdım. Bir piyango bileti alırdım Bana çıkacak mı diye.. Heyecanla beklerdim…Günlerce . Sonra Seyrine doyamadığım Kız Kulesi’nin karşısında Otururdum hiç bilmediğim, bilinmediğim bir yerde Şiirler yazardım mutluluğun gün doğumunu anlatan , Kaygısız , gözyaşısız , hüzünsüz ve ölümsüz şiirler. Sil baştan yaşayabilseydim eğer… ……………………………………ENA. |