ÇOCUKLUĞUMZordu çocukluğum, zordu yaşamak. Hep havada gördüm, ördeği kazı. Bayramlığım yoktu, uykumu bozan. Hep kış gibi gördüm, baharı yazı. * Dört yanım aynıydı, yaşım ondu. Dağların başında, Dünya sondu. Ne oyuncağım ne isteğim oldu. Hep bir tokat bildim, anama nazı. * Körmüş iki gözüm, köy yerinde. Dokuz keçiyle beş koyun elinde. Çok küfürle birkaç türkü dilimde. Gülüşlerim anlık, ince bir sızı. * Arkaları yırtık, naylon pabuçlar. Nasırlı ellerim, kirli avuçlar. Elma armut aşırmak basit suçlar. Üstümüze kaldı, ağladık bazı. * Yatağım yorganım, yoktu yastığım. Tırnak aşındıran, kara lastiğim. Kırık çakım vardı elim kestiğim. Yarenim oldu hep oğlakla kuzu. * Muhtaç olmasak ta, namert eline. Yoksulluk işledi, çokça derine. Hep yumurta vardı, para yerine. Alanlar razıydı, satanda razı. * Açık kamyonlarla, İzmir’i bulduk. Pamuk tarlasında, amele olduk. İnek damlarına, iyice dolduk. Acımadı bize hiç insanın yozu. * Naz edemedik hiç ana babaya. Döndürdüler suya düşmüş sıpaya. Oyun oynamadık, hiç doya doya. Her zaman kafamda, kırdılar kozu. * Amelelik yaptım, hak alamadım. Adam benden büyük, laf atamadım. Sıcak bir yer bulup, hiç yatamadım. Hep yavandı aşla ekmeğin tuzu. * El bebek gül bebek, büyür kimisi. Deryada sallanır, yüzer gemisi. Bizde yoktu hiçbir şeyin yenisi. Koftu hep eldeki, ağacın özü. * Bitti çocukluğum, günü gelince. Yaraları kaldı, inceden ince. Yaşamak hevesi, her gün delice. Dertli türkülerde, yüreğin sazı. * ODABAŞI herkes, yaşar bahtını. Kimisi zahmetsiz, bulur tahtını. Kimisi Üsküdar’a, sürer atını. Bizler hala ekmek peşinde tazı. Şuayipodabasi… 27.02.2017/Kepez/Çanakkale |
Şiir sev, Şiir oku, Şiir yaz...
..................................... Saygı ve selamlar..