ıslak..kavrayıp saçlarımdan, soktu başımı ırmağının sularına soluğum ıslandı oyuklarında suyun çığlık çığlığa sözler duyuldu kaf/anka yada ebabil ki Yusuf, kuyunun derinliğinde öğrendi sözleri yüreğinde bir büyü gibi... ve sen; tekrarı olmayan rüyalar gibisin topla dağıtmış olduğun çocukluğunu erken kalktığın sabahlarda ve bil ki her sabah odama taşan yaşama telaşlarının elektriğine çarpılıyorum sana ıslak teminle parmaklarımın arasından kaçıp gidiyor zam/AN bilerek ardından gitmeyeceğimi ki kelimelerinin sağanağındayım, sana sussam, sana sus(a)sam boğulacağımı bil/iyorum ırmaklarında suyunun.. (...) |