hiç ve hiçama hiç karalayasım yok tetiklerin hakimi uçurumlu düşlerden selam durasım palyaço bir kıtanın kapital aksan sesine koşturasım bulut tarlalardan güneş tenli çocukların uçurtmasına katışırcasına sonra uzak denize göğün sınırına sürülen yıldızın ağlayasım ışık göz yaşlarında beyaz bir uzaklığın nefesine tapınırken tuşlayan parmaklarıma doğrulasım dirilesim kağıttan kayıkların güvertesinde deli dalga haykırasım ben geldim beni yaradan |