ŞİİRİN ALNINA KOYMAK
Koşuyordu atlar, dört nala koşuyordu
Heybemdeki çikolatalar üşüyordu Baktım babam titriyordu paltosunun içinde Kirpiklerime tel tel, tel kadayıflar düşüyordu Anladım önüm düşman, ardım düşman Düşmanlarıma baktım hepsi benden şişman Saksıda nazenin çiçekler boyunu bükmüş Ben sobanın başında pişman mı pişman. Bir dergahın kapısnda kırıverseydim boyumu Al yanaklı o yarime olur muydu hiç doyumu Gurbet o kadar acı ki onu ancak bilen bilebilir Gelecek seçimlerde kime versem ki oyumu Bir sen, bir ben bir de bir Pakize vardı Sen beni kovalardın, Pakize’yi eşekler kovalardı Ak tolgalı beylerbeyi ’’ücuuum beaa’’ dediği anda Bizanslılar ’’ Hücum lan hücuum’’ der ellerini ovalardı. Gördüm ki makaram sarı bağlıyordu İlham paçalarımdan aşağı süzülüyor, çağlıyordu Bir kuytuda resmen ırzına geçiliyordu şiirin Zavallı şiir hıçkırarak ağlıyordu. Sami der ki Eros yine eline almıştı yayı Bir yanında Kocaoğlan, öte yanda küçük ayı Çoştu yazdı,yazdı çoştu; yandı kisra, uçtu mısra Bir şiirin daha böyle alnına koyduk noktayı --------------------------------------------- Lütfen şiire kıymayın efendiler, hanımefendiler ! |
.................................................... Saygı ve selamlar..