Masumiyet
yırtılıyor bir gül yaprağı gibi zaman
siyah buğusunu düşürüyor gem vurduğun ihtiyatlı acılar söndürülemeyen bir orman gibi bağdaş kurmuş gözlerine, bir telaş ah yalnızlık! kadifeden dokuduğun bir kumaş sokaklara terk edilen evcil bir hayvan gibisin asosyal sabıkalı kaldırımlara düşen bir zar gibi: hileli arka bahçende volta atmak çocukluğun sırılsıklam masumiyeti kirpiklerine salıncaklar kurdurtan uçurum mavisi bir atlas kim öpebilir ki okyanusları dudaklarından ’’Önce kirpik uçlarından kırılır kadın’’ Parçalanmış bir ayna karşısında büyütmekten kendi kendini giderek ışıksızlaşır cennet kokan bir mum gibi asar kendini sütyeninden bir alaca karanlık vakti kadın! efsun bakan gözlerinden şarjör şarjör paranoya yediğim öyle güzel cinayetlere kurban gidiyorsun ki herhes intihar etti biliyor katilini |