Tan Vakti
Saat sabahın beşi
Ne yana dönsem şimdi Koca bir sessizlik karşılıyor bedenimi Bir ara ezan sesi duyuyorum O sıra ruhumu ablukâya alıyor gel çağrıları Gitmiyorum, Yastığa dökülen bir kaç tel saçıma hesap veriyorum. Ve bir yardım çağrısı gibi, Uzaklara dalıyor gözlerim. Sokakta telsis sesleri Ezan sesine karışıyor Bir hırsızın camiiye sığındığına tanık oluyorum Aptalca bir şey bu Bir karıncanın meydan okuması gibi bir şey Sokak lambaları teker teker sönüyor Ufukta kalan son üç beş ışık Halâ güneşe direniyor İmkânsız şeyler oluyor sabahları Bunu kanıtlayabilirim, Kapıyı çalıyorsun mesela Sen olduğunu anlıyorum Munzur bir kelime gibi dolaşıyorsun odamda Ve güneşi odama davet ediyorsun pencereyi açıp. Mavi fincanda Mavi kahvelerimizi içiyoruz Gökyüzüne ihtiyacımız yokmuş gibi. Sabahları odamda kaybolurum ben Beni saki gör sevgilim Sana yönümü soruyorum Mavi kahvemdeki kutup yıldızı gibi, Bana kâdehleri gösteriyorsun. Göz altlarım şismiş Birazdan da marketten aldığım çokonatlarla doldurucam göz torbalarımı İyi gelir. Hep böyle her şeyden habersiz mi öter kuşlar sabahları? Bana sorsalar asla konuşmazdım Ben sabahları susma hakkımı kullanırım sevgilim Kelimeleri annemden kalma eski bir dolaba kilitledim İhtiyacım oldukça azar azar alıyorum dolaptan Tutumlu olmayı öğreniyorum Ve halâ bir dala tutunmayı beceremiyorum. Ölüyorum Bedenimi, küflü bir bodrum katında buluyorlar Tam bir korku filmi gibi yani Dedimya, imkansız şeyler oluyor sabahları Ben hâla yaşıyorum... |
Kalemin susmasın
_________________________Selamlar