G Ö Z L E R İ N
Nazarında kıvılcımlar parladı
İçerimde döndü nâra gözlerin. Pazarında esarete zorladı Bilemedim hangi ara gözlerin. Bir bakışta aklı baştan alarak Kalpgâhıma pervasızca dalarak Mantığımı yerden yere çalarak Geçti hemen iktidara gözlerin. Alamadım ışığından gözümü Boğazıma düğümledi sözümü Bağındaymış kördüğümün çözümü Zararımı saydı kâra gözlerin. Gönül ile aramı hep açsam da Kuş misali gökyüzüne uçsam da Menzilinden fersah fersah kaçsam da Sürükledi ardı sıra gözlerin. Haresinde naçizane pervane Dergâhında dönüp durdum divane Bu garibin çilesine deva ne? Süzüm süzüm süzdü çare gözlerin. Kırılmadı ah o gâvur inadı Yerli yersiz sınavlarla sınadı Yâd ettikçe hatırası kanadı Hatırımda bir çift yara gözlerin. Kirpikleri gerdi yaya, sadaktan Ve okladı yüreğimi hiç yoktan… Umutlarla çıkardığı doruktan Acımadan attı yar’a gözlerin. Depremleri derunumdan çok vurdu Hasretinin çöllerinde kavurdu Küllerimi sırlarıyla savurdu Bir diyardan bir diyara gözlerin. Kul ettiği kralların, şahların Sevenlere çektirdiği ahların Şâd etmeden göçürdüğü ruhların Gıyabında çekti dara gözlerin. Allah’ını seviyorsan, merhamet!.. Deyince ben insaf etti nihayet Kalemini kırdı aşkın müebbet Zindanına attı kara gözlerin. 01.04.2018 Salih ERDEM |
günde görmek dileğimle...tebrikler
hep sevgi saygımla