CELLATLARIN KRALI
Gelişinden belliydi gidişine sözüm yok;
Sende herkes gibisin hasretine çözüm yok; Bundan böyle sevdanın sokağında gözüm yok; Tak koluna serseri mayın gibi geçmişi; Çileden çıkarmayın la zil – zurna içmişi… Dilinde malum şarkı “hiç bırakma” yalanı; Çoktan yakıp kül ettim senden arta kalanı; Sanma gönül görmedi böyle kaç kez talanı; Hangi katil katleder hiç günaha girmeden; Gülme sakın gönlüme cevabını vermeden… Geldi – geçti demesi dile kolay öyle mi? Gonca iken gül olmak güle kolay öyle mi? Mecnunu del eylemek çöle kolay öyle mi? Sanma ahım yakandan tutmadı, tutmayacak; Yakıp yıktığın yeri yürek unutmayacak… Hani “öyle mutluydun” anlatması zor du ya; Bensiz nefes alması yanardağdı, kor du ya; Nasıl olursa olsun bir çıkar yol var dı ya; Bu kadar kolay demek yaramı kanatması; Kör olmuş şu aklıma, ölümü aratması… Bilmediğim şey değil katlime olur demek; Gözler yaban akrebi, kaşlar zorlu engerek; Bu aşktır dedikleri keskin neşter mübarek; Çekinme vur neşteri, yabancısı değilsin; Önünde cellatların kralları eğilsin… Ali ALTINLI – 27.03.2018 Saat: 00:43 |