Kol Bozuk Galiba’’ sevgilim, öyle yaralıyım ki anlatamam,pantolonuma değen o sıcak kan ve yaralarımın üstünde boyunlarını eğip üzüntüden karnı çatlayan bitler öyle yabancı geliyor ki bana, oysa şu an burada olmanı isterdim vites kolunu sırtımdaki kurşun deliğine takip geri vitesle beni sana getirmeni...’’ Müfredattan kaldırılmış dudaklarımız çocuklar sadece gözlerimizin altını çiziyor, önemli olabilir diye iyi mi böyle duygusal zeka testiymiş, ani gidişlerin ve sinir sistemimiz; büyük bir stadmış,sevmediğimiz seyircilerle dolu olan hınca hınç ve helikopterle tam benliğimin ortasına indirildiğinde ayak bileklerin nasıl bir şiir lan bu sevişsek askeri darbe sanılacak! gece ölüsü gibi bakma bana öyle çok defa kobay olarak kullanıldı sözcüklerim ayrılıklar divanında ayrılmak ki ; kendi tenini katlayıp,ütüleyip başucuna koymaktır, uyumadan önce ağzımızda zangoç sesleri,aklı bütün olarak ret eden, iman dolu göğüsten dart olmuyor, kol bozuk o yüzden elini tutamıyorum... |
Canı gönülden kutlarım...