iz düşümüdilim, yivi paslanmış keşkeler arşivi tetiklendikçe iz düşümüne ruhum yine , yeniden kendime sıkıyorum sıktıkça sıkılıyor posalanmış yüreğim göğüm, kırık güvercin taklası kerkenezleştikçe hava pusulaşıyor gözlerim mavisi çürük ihtiyar takadır rastgelmezliğim notasız martı çığlığıyım rotasız, pulsuz seyir defterimde sen, dört mevsim açan bahar kadar gerçeksin biliyorum ben ise, ayazı nasır tutmuş şiir kadar bir tebessüme belkiyim rimeli akmış gece kadar yorgun olsa da yalnızlığım damla ol kon kirpiğime gözümü kırpmam bilirsin gözüm namlulanan bir meydan kanadının nakaratında tutukluk yapan türküsüz devrimim gökyüzüm yok ki yağmur olsa bulut neyleyim filiz veremem virgül kadar sabırsızlığımdan mıdır bilmem, bilemem ama her gözüme değişinde titreyen eksik bir cümleyim ille de gideceğim diyorsan bil ki kapısızım, bacasızım, penceresizim, kitapsızım bu aralar aldırma gözyaşlarımda boğulsa da gözlerim sen adım adım Allaha ısmarladıkça ben hoşça kalmasam da olur be gülüm . . ..........sen yinede koy noktanı virgülümün üzerine ....................zaten senden sonra yaşayacak da değilim… ilhanaşıcışubatikibinonsekiz |
Kalemin susmasın
_______________________________Selamlar