NELER GÖRDÜMYetmiş yıllık ömrümde ne çok hâneler gördüm, Kâh irem bağlarında boş virâneler gördüm. Haneye onur veren, içindeki gönüldür, Kâh, çöplükler içine hoş kâşaneler gördüm. Sevdâ, gönülde yaşar, ne nazda, ne kibirde... Nice destan yazılmış sevgiye her devirde. ’Gönül ferman dinlemez’...Bunu herkes bilir de, ’Sözüm, fermandır’ diyen ne divâneler gördüm. Karasevdâlarını gizleyerek bağrında, Cânana, sevgisinden bir gül sunmak uğrunda Bir mum alevi gibi, sevgilinin nûrunda Yanmak için çırpınan çok pervâneler gördüm. Kendini olmuş sanıp, ömrünün ilk yazında Notalara bakmadan mızrabında sazında Güzelliği derleyip cilvesinde, nazında Sevgiliye hor bakan saf bîgâneler gördüm. Aşkın tüm lezzetine, tadına kanmak için, Bir günah ateşiyle kavrulmak, yanmak için, İçeni sarhoş eden bûseler sunmak için Uzanmış dudaklarda kor peymaneler gördüm. Şu ihtiyar tarlama ne ektim, neler biçtim, Kâh gülistan içinden, kâh çorak yoldan geçtim, Lâl olmuş dudaklardan her türlü bâde içtim; Cânanlar sâki olmuş, ne meyhâneler gördüm... Ünal Beşkese |