Rızası Vardır
Babamın kasığına döndüm
birbiri ardına kimliksiz hayatlardan Ağrıma gideni sustum, pustum ve puştun suratının ortasına kustum yarabbi şükür bu günümede dostum . Ben Tırnak içinde yazılması gereken şu cümlenin ta Anasını avradını... Anlamsız Anlayışsız İktidarsız Ötüşsüz Kalkışsız kuşumuz sağ olsun Hayat cinnet. Kelaynak beşten büyüktür Beni göz yaşında sakla diyeni de unuttum biz şimdi nasıl yaşarız yalnızlığındayız sigara yakıyorum acele yerinden Acele gidenin ecele bile gidemediği bir yer var sen bilmiyorsun. Gündelik hayat yüzüne tükürülesi kavramların, şişirilmiş prangalarından ötesi değil Tüm bu değillemeleri toplayıp pamuk tıkıyorlar canımıza. Tütün ve ter kokan kompartımanlar boyu sevişerek geceyi edebiliriz ve Bunlar hiç olmamış gibi yapabiliriz. Kabul bu yarık kapanmayacak hadi sok parmaklarını içeri Ellerini Bileklerini Yüzünü İçim esiyor bu ara, cereyan yaptı memleket içim eskiyor. Dağınıklığımın bir anlamı var mış Gibi yapmayıda seviyorum. On iki harf saydım düşündüm Tekrar ve tekrar saydım ne eksik ne fazla kurulamamış cümle yoktur unutulmuş adlar yıllar yollar ve yüzler vardır. Yüzüm dağılmıştı iyi dayak yemişim gibi Düşündüm de ne zamandır iyi bir dayak yemedim tüm bunlar hissizlikten matmazel. Balkonda ki saksı nasıl da hüzünlüydü dün. Sokağın orta yerinde yatıyor otuzlarında.. Omuzlarında toprak ve kan Bu güzel bir kadındı bir zamanlar. Saksıyı kim itti kim bilir Öylece ses etmeden olduğu yerde hüzünden içi geçmiştir. Belki Saksınında rızası vardır bunda. |