Gurbet Cennet
Hayatta önümüze çıkan güzellikleri göremeyiz çoğu zaman. Dışarıda veya yükseklerde ararız nasibimizi. İnsanoğlu işte, aç gözlüdür çoğu zaman.
Çıkarken yükseklere arkasından çiğnediklerini gözü görmez vardığında aradığını da bulamaz. Pişmanlık tüm bedenini kaplarda farkında olmaz aslında son pişmanlığın yarar getirmeyeceğine. Sonrasında da zirve aşkı düşer kalbine kendini kaf dağında görür insanoğlu. Böylece körpe fidanlara kendine meylettirir. genç gurbet der durur, gitmek istiyorum ne olur, görüp kalmak istiyorum der. gider en sonunda pişman olur. gurbet adı şehrin çok güzel diyorlar. gel sende yaşa, yaşadığını bil diyorlar. cennet oğlum burası gel gör cenneti diyorlar yalan! yalanlar söylendi gurbetler üstüne, türküler söylendi sevdalar üstüne, hayaller üstüne,zenginlikler üstüne. hepsi boşmuş yalanmış hepsi. bu şehirde onlar yok. cennetmiş gurbet hayallerin gerçek olduğu yermiş. yalan! hepsi yalan! İnan ki yalan! gurbet mahpusu varmış, parmaklıkları özlemle boyanmış salıveren olmadı. firar etmek imkânsız ama denemeye değer dedim, değer olsa da devasız. özledim sıla yoluna yetti artık. genç sıla der durur, gidemez, alışır, benimser en sonunda. o da unutur zamanla sılayı gurbet evi gibidir, kopamaz kopmak istemez. cennet zanneder oraya. genç evlenir çoluk çocuğa karışır sılaya unutur. sıla artık gurbet, gurbet artık cennet olmuştur. o da yeni gelenlere, yeni düşenlere gurbete aynısını söyler. cennet evlat gurbet cennet. |