VUSLATIN ZİLİNİ ÇALDIM EVDE YOKTU
Sonbaharın kuru yaprak kokusu sinmiş kentime
Yaz kıpırtılarını Kapanan pencerelerin sesi örtmüş Güneşin feri tükenirken Yağan yağmurların içinden yükselen ıslak toprak Gözlerimde büyütmüş kendini, içime çökmüş Bir çocuk… Pantolonu çamur, sokakta yalnız Bir kedi Islak Çocuk kediyi almış Vuslatın zilini çalmış Vuslat evde yok… Acının sığınılacağı tek dost dedi yüreğim Tek yoldaş Gözyaşlarının tükendiği an açar kapıyı o İsyanların göz bulutlarında büyüdüğünde Ve çözülmez bir düğüm takıldığında boğazına Hüzün… Ey Yüreğimdeki kanserli bölgenin durduğu nokta Aç kapını bana… Çalan zile cevap beklemiş çocuk Tahta pencereli karanlık evde bir soluk Sıcak bir çorba Bir örtü Kedi ıslak hırkanın arasına sinmiş Bir vücutta iki yalnız Biri çocuk biri küçücük bir kedinin kalbi. Oysa anlatılan masallarım vardı benim Bir gece uyurken dünyalarına girdiğim kahramanlarım Buğulu bakışlarında büyürken sen bir perinin Ardımda doğan güneşe bakıp içime alırdım seni O zamanda acılıydım ben Sessiz çalardım kapını açardın… Gözleri mahmur açmış kapıyı hüzün Çocuğun parlayan gözlerini görmüş Usulca almış kediyi İçeri girmiş Çocuk sıcak evin loş ışığında evi izlemiş Gözlerinde yağmurlar… Yalnızım diye seslenmiş yüreği Vuslat çocuğa ellerini vermiş Yağmurlar dinmiş… Ne çabuk geçmiş zaman Ve ne çok ağlamışım yüreğine süzüldüğüm Vuslatın koynunda Bu kaçıncı sonbahar Kaçıncı mevsimi hayatın… Çocuk tahta merdivenleri sessizce inmiş Gözlerinde sevinç Gözlerinde bulut. |
Bir çocuk…
Pantolonu çamur, sokakta yalnız
Bir kedi
Islak
Çocuk kediyi almış
Vuslatın zilini çalmış
Vuslat evde yok…
Hic eksilmeden devam ediyor, duygu seli, ve ben o resimdeki cocugu, öpmek istiyorum alnindan..
Saygilar Elifleyin..