NEHİRLER VE HİKAYELERİ-11
CEYHUN-(AMUDERYA)-ÇEMEN İLE MERGEN-(11)
Ata Bey ertesi günü de Yomut Obasında kaldı. Bir yandan da Çemen’i izliyordu. Çemenin üzgün olduğunu, hiç mutlu olmadığını o da fark ediyordu. Ancak böylesi bir güzeli eş olarak seçmek istiyor, böylesi bir fırsatı kaçırmak istemiyordu. 2 Gün geçtikten sonra Ata Bey, Göklen obasına döndü. Anne ve babası merak etmişti. Ata ava çıktıklarını gittikleri yerin UYomut obasına yakın olması sebebiyle Kıvanç bey’in obasına uğradığını, bir gün misafirleri olduğunu söyledi. Annesi Gülşad hatun, konuyu hemen anlamış, Ata’ya “nasıl çemen kızım, dediğim kadar güzel mi” diye sordu. Ata “Güzel de laf mı anne ben Çemene bayıldım” dedi. Her şey Gülşad hatunun istediği yönde gelişiyordu. Mergen Alp şişe bir yanda “kar” ı yakalayamadan sakatlanmasının derdi, diğer yandan, obasından ve sevdiğinden ayrı kalmanın acısıyla kıvranıp duruyordu. Bötün dağa bakıp bakıp şöyle diyordu .. BEKLEYENİM VAR Hele deyin bana, ey koca dağlar Artık salın beni, bekleyenim var Yollarıma bakıp, yâr diye ağlar Hasreti, hasrete, ekleyenim var Benim buralarda, halim nic’olur Çemenimin sabrı, umut kaybolur Daha görmez ise kahrından ölür Her gün ulakları, yoklayanım var Dayanamam inan, bir damla yaşa Yâr diye haykırır, dağlara taşa Beni soruyormuş, geçen her kuşa Gözdeki yaşları, saklayanım var Beddua ve ahlar, gelmeden dile Vuslatı görmeden, biter mi çile Kokum var mı deyip, bakarak yele Rüzgârı, havayı, koklayanım var Her gün Yaratana, dua ederken Hani nerde benim, sevdiğim derken Uzaklara bakıp, dalıp giderken Derdine onca dert, yükleyenim var San ki kâbus gibi, döner başımda Her zaman o vardı, bahar, kışımda Yeter gel diyen ses, gece düşümde Şu gönlü uzaktan, oklayanım var Lüzumsuz bu derdin, acısı büyük Boynum kıldan ince, şu başım eyik Sevilen her yürek, huzura layık Sözleriyle beni, haklayanım var Sadık DAĞDEVİREN Aşık LÜZUMSUZ |