AYKIRI
Bir kütle düştü güneşten evrene..
Dedim güneşte patlamalar var yine. Parçalar yıldız yıldız dağılıyordu evrene Şimdi her biri gökyüzünde gezegen Cevher inci istemeden Yakut elmas gibi derinliklerden Bir kuşluk vakti gözükmekteler.. Mana vadisinin en derininden Ses verdiler Kimi kuşdili; Kimisi çiçek!.. Kimisi Tur Dağı’nda yakuttan bir renk.. Sayıları bir bir toplayarak eşitlediler Yük denkliği çadırında; Yan yana negatif ve pozitif!.. Arasından bir tepkilenme ile Bir zehre içinde Bab-ı açılan sihirli bir güçle; Seherdeki bad ile Ali ve Alu anlamı arasındaki ince çizgiyle Ali’nin yüce Alu’nun alçak diye adlandırıldığı sözcükleri; Said bir sal içinde Salatin gibi: Güneşten birer parça ile İndirdiler yeryüzüne!.. Aykırı dediler.. Cevher yakut istemeden Yakut elmas gibi derinliklerden Süzülerek gözüktüler.. Bir kuşlık vakti mana vadisinin En derininden.. Önünde iz,ardında iz ile Hep AYKIRI gözüktüler!.. Güneşten kopmuş birer kütle idiler.. (zehre:güç-kuvvet-cesaret/bab:kapı/bad:rüzgar/Ali:yüce-Alu:alçak/said<.uğurlu-kutlu-mübarek/sal:yıl/salatin:sultanlar) |
dua ile..