Aynadaki Adam
Aynadaki adamın o solgun gözlerinde
Yorgun argın bir beden sapsarı olmuş beniz Ne aşk kalmış ne sevda söylenen sözlerinde Umutsuz sevdalardan kabarmış durmuş deniz Bitkin gözler soruyor nerde kalbin sahibi Fırtına sonrasında doğanın yorgunluğu Sarmışsa yüreğinin çevresini sur gibi Sabahsız gecelerin umutsuz durgunluğu Aynadaki adamdan geliyordu kuşkusuz Bütün geceyi saran yanmış yürek kokusu Çölde Mecnun misali tamamen kalmış susuz Gözlerden damla damla ıslanmış ten dokusu Küçücük bir darbeyle kırılır düşer yaprak Hasret kaldığı yâri gözlerinde tütüyor Ağlıyorken bulutlar boynunu bükmüş zambak Buğulanmış gözlerde çığlıklar ürkütüyor Ateş düştüğü yeri yakmış, kavurmuş, sönmüş Her yangının acısı sanma umrunda değil Terk edilen bu yürek çiğnenmiş küle dönmüş Rüzgâr yemiş dal gibi aşkın önünde eğil Herkes mutlu sanıyor zoraki güldüğünden Ayrılık acısını hissediyor derinden Ölenler şikâyetçi değil ki öldüğünden Yıllar boyu dönen yok gittiği seferinden 13.05.2008/Samsun |