MEZAR TAŞIBir sözcüğü yağmalayabilirim: En derininden bir mezar, Kanından ırmak Ruhundan aşkı inşa edebilirim. Bir kelimenin kökeninde İrili ufaklı heyelan; Bir ağacın gölgesinde Not tuttuğum kadar Yazmaya üşendiğim hangi şiirse Alçak ökçeli bir kadının ruhunu tırmalayan, Bakire bir sevdanın Kulağında yankılanan, Hiç doğmamış çocuğa Don niyetine bir şiir biçmeye kalktığım Kadar da ısrarcıyım hani. Körebe oynadığım düşlerimde Sofu bir kemancının yürek tellerinde eğreti; Göklerin hâkimi bir kuşun kanadında Eridiğime dair de bir kehanet Doğurduğum, Kıyısında köşesinde ömrün Cahil bir çocuğun beyninde konakladığım Sonramı da unuttuğum hangi gövdeysem Ömürlük gölgeleri sahiplenen Bıçkın bir yürekten oluk oluk taşan… Zincirleme aşk kazalarında Uyanık değil ölü bir âşık olmayı Temenni ettiğim Şu imkânsız aşk masalına Bir kuple şiir eklemek adına Çıkıp geldiğim kozamdan, Mezar taşı niyetine Aşkın hizasına uzanıp Ölümün tadına varmayı nasıl ki diledimse Kendi halinde beyhude bir nazarım. Kendimi kandırdığıma delalet Kazan kaldırdığım bir düşün Göbeğinde olmayı dilediğim Tanrısıyım rüyalarımın: Hani öyle böyle de değil: Pervasız bir şarkıdan nasiplenip Pervane misali dönendiğim Gök kubbenin nazarında esrikli benliğin Toz kondurmazken hiçbir suresine, Bir dua olmak adına Bir duada da son bulmak. Başlamadığım hangi kehanetse Aklım sıra kulağına küpe Onca şiirin kayıp mısrasına Ektiğim imgelerin nazına niyazına Aldandığım, Şık bir beyit tadında Ölüp dirilmeyi temenni ettiğim Şairin kaleminde Sır küpü söylemlerden Çaldığım iki üç kelimeyi Bile sivri zekâmla kazıdığım Mezar taşında asılı Bir çiçek kadar kırılgan da olabilirim: Belki de çiçeğin ta kendisi. Küpelerinde ömrün Tılsımlı bir ses kadar yüreğe yakın Hazmettiğimi sunmaksa ilk adım. Adımladığımdan azım; Azığımdan kalan kırıntılardan Serptiğim gerisine hülyalarımın Kırgın bir serçeyim Kırılgan kanatlarından ayrı düşmüş Esaretinde hüznün Boynunu bükmüş, Debelendiğimden derlediğime uzandığım Aslında en yakınındayım Uzağımda saklı kıldığımı Kınadığımdan bile öte Kıyımındayım sadece sakil varlığımın: Bir kural bir yoksunluk, Bitap ruhun da karanlığına bandığım Karartma gecelerinde Nöbete durduğum En dağınık ruhuyum kâinatın: İçinde saklı içimden kayırdığım Aslımın izinde Asılsız fıtratın da hangi uzvuysa Yarım kalmış miladım. |
Kalemin susmasın
______________________________Selamlar