Darası Gülfem'eÖlümün hücre hücre zerk edildiği hayatın Mahkûmuyum yangından gurbet libasının Her hikâye sona erer sonsuz bir gecede Kavuşmaya uzak nefsim, derdinde sancının Pul zarfa dokunur, hicranları Gülfem’e Gergin kaşlarında toynak izleri görürüm Ya masal ortası ya destan sonu bilirim Yâd yatak batar tene yabancı hanede Uzak Asya bozkırından sırtımda yüküm Heybem telaşla dokunur, darası Gülfem’e Vakti içime kanırtan akrep ve yelkovan Kum saatinde kader, sabrı muştulayan Keten bir kumaşım, esaretim gergefinde Bülbül güle haykırır, duyulmaz avazım İlmek ilmek desen dokunur, iğnesi Gülfem’e Hangi beşiğin yastığı olsam koysan başını Dağ gibi göğsünde dindirsem gözyaşını Mevsimler gibi çeşit çeşit ruh ikliminde Derleyip dünya nimetlerinden zevk bohçanı Zülfün alnıma dokunur, rüzgârı Gülfem’e Hangi kamustan arasam bu keşmekeşin tasvirini Yeni bir harfe yer olmadığını sevda bilmez mi? Çeyiz sandığı gizinde, günlük mahremiyetinde Eyerleyip atımı geçsem utangaç çizgini Söz dile dişe dokunur, cümlesi Gülfem’e Hangi ahenk daim kanatlandırır suskun ruhu Sığ sularda boğulur insan içindedir kuyusu Maddenin kaçıncı hali, niçin tutuklu tende Bir türkünün nakaratıdır, tütsü mü, buğu mu? Mızrap tele dokunur, ezgisi Gülfem’e SİNAN YILMAZ |
Özverili anlatımıyla harika bir şiir okudum ve taktir ettim...
Şiiri çok Beğendim.
…………………. Saygı ve Selamlar…