KUL SANCILAR...Kul sancılar Külliyen yalan, demeyi meziyet bilip Kelimeler doğuran bir ahkâmda Bir de kaydırağında yüreğin Dolunayı altın tepside sunan Yaratan. Sözler sahipsiz aslında: Irak mutluluk, demeyi tecelli bilen Vakur bir yadsımazlıkla Kıyımlardan alıp da payını Hazır ola duran derya pazarı, Gönlün şerbeti, Yüreğin ikametgâhı en derinde Gölsüz bir deniz misali Yine sükûnetin mimarı O içsel hazine. Devingen kıtalarda Sus pus kehanet. Dingin rotamda ise Kalburüstü bir meziyet Adına yaratıcılık denen girizgâh. Bir düş dilediğim, Mutluluk bellediğim, Kuramadığım çatısında ilkbaharın Hazan misali Ömürden çalınan her yaprak. Sus’larımı biriktirdim madem Aşkı nasıl ki rahmet bildim ezelden, Demem bile yangın. Körebe aşkların Suskun mizaçları: Ellerimde tıfıl bir hazine, Derinden yüzeye nasıl ki O yeknesak sancı. Yüzeyden yayılan dünyaya Belli ki aşkın ve hidayetin Yegâne makamı. Meram bildiğim O müspette kâğıdı. Derya bildiğim ise Topladığım ilk gençlik heyecanı benzeri ve Düşmüşken yolum Aslında sıdkımın sıyrıldığı bir an’a Denk düşüp de Cebelleştiğim nefsin En soluk ihbarı: Ötekileşen duygular, Dış mihraklar kadar yalan dolana banmış Mizaçları ile Nefsin titrine layık Peyda olan hülasa yalanlar. Hem de öyle böyle değil. Deli fıtratın armağanı: Akla zarar tünediğim yürek, Serpilen başakların başını Okşamaya kadir En yürekli vekâlet belki de Gönül gözümde ansızın çakan O şimşek: Yine evreni aydınlatan Hele ki düne nispet Onulmaz bir yaradan Çıkıp da yola Mutluluğa geçiş yaptığım tümsek. Rehaveti ruhun sakıncalı bir kisve, Buhran yüklü geminin Değişmez rotası Yine sevgiden nasiplenip Ölümü dahi göze alıp Sevip de ölmeye yok iken mecali Hangi ölümlü ise; Derdi tasayı yığıp da önüne Yanlardan çark eden bilinmezi Teğet geçen bir sure değil kondurduğum, Asla da boş boğaz bir imge değil Kursağıma takılı. Kansız ya da yansız; Selamsız olmaz ki sabahı yüreğin. Zansız belki de en zamansız Belirteç Aşka delalet o yörünge: Kıblesinde tutuklu Dünden yana dertli başı, Demeye ne hacet Kesilmiş hesabın sonu var ki Dingin ömrün de rahlesi Yine sevgiye pelesenk Her hücremde Doğan ve ölen çocuk misali Yine yorgan misali Üstüme örttüğüm En şaibeli şarkı olsa da Rotamda saklı Huzur ve yalnızlığın ilacı. |