CENNETİN ARKA BAHÇESİNE BIRAKIN BENİ...Hiçliği çivileyebilirim kör noktaya; Kıyasıya yaşadığımı da bilmez kimse, Nahoş varlığında elemin İri harfli bir gölgeyi ağırlayabilirim hem, Kollarıma aldığım boşluğu Aşılarım kimsesizliğime. Büyümeyi ertelediğim Kayıp şiirlerinde O hiç görmediğim şairin Kuru sıkı bir imgesi olabilirim Herhangi bir dizesinde kıvrılıp hatta İstemsiz ve pervasız; Yüreksiz değil ama… Katıksız sevdiğim matemi Örselerken iblis Ve kara gözlü fani. Uydurma bir tekerleme bilirim Aldığım her nefesi Yankı diye soluduğum Lakin Söyleyip de duymayı beceremediğim Her sesi hele ki İçimin merdivenlerinde Tırabzandan kayan O tombik elli çocuğu Bilfiil sonlandırabilirim Erişkin bir şarkıda, Safsata yüklü nakaratında Sarı saçlı Koca göğüslü ölü şarkıcının. Yine nifak sokarken belirsizlik ve zaman Hazan İle aramdaki buhrana; Sola geçit vermese de Bilumum gölge Ben her kaybettiğimde umudu, Kırık dökük şehirlerinde Şiir yüklü hezeyanlarım ile Sarkıttığım ipe tutunmayı beceremezken Rapunzel imgeli Uzun saçlarında kaderin Derin bir oh çekerim ansızın: Hem de öyle böyle değil… Derken yıkılır dünya Yerle bir olan mihrabı Yeniden inşa ederken Kanadı kırık meleklerimden Arakladığım duaları Satarken iblise Deli fıtratında bilinmezin, Kayıp mısralarında Metruk şiirlerin, Karardıkça zaman ve mekân, Ait olduğum değil de Kopup geldiğim o engebeli Yollarda Aşüfte bir sancıyı konuk ederken İşin aslı Bölücü bir aşkı Ufak ufak sonlandırırken. Biriken öfkesini de evren Boca ederken istemsiz Yine tutunduğum dalı keserim; Her yaprağını şiir; Her yarığı en derin Aslında kayıplarımı sarıp sarmalarken Anne sıcaklığında Ölü çocuklarıma da rahmet okurum Arsızca dilediğim mutluluğu Pay etmek olsa da tek muradım Dünyadaki tüm çocuklara. Yine nakaratı anne olan bir ninni Söylerim kulağına sevdamın: Kayıp ve ikircikli bir yas’ı da Evlat edinirim kendimce Ölmeyi dilediğim değil belki Dirilmeyi lav ettiğim Cennetin arka bahçesine bırakın beni usulca, Demeyi de şerh düşerim Şiirin birine En azından ölü çocuklarıma Mirasımdır Görmediğim sevdaların nazarında Görkemli hüsranları tırmalarken Tırnaklarımda isyanı da yok saysın Tanrı, Demeyi unutmadan… Gerisi zaten kimin umurunda, Kaderden payıma düşenle Yetinmeyi öğrendim ben Uğurladığım bunca ölümlünün ardından. |
gülün üstünde ki bir çiğ damlası gibi
yaşatıp kalbimde soldurmadan
bir kelebeği bile kondurmadan
aşkın ışığım oldu hep sarılıyorum bebeğim,,,
mükemmel şiirine hediyemdir,,,her şey güzel gönlünce olsun dost kalem