BıraktımZamanın yongası avuçlarımda Paslanmış dilimi sin’de bıraktım Eski bir şarkı var göz uçlarımda Mecnun’u Kerem’i dünde bıraktım Beynimde hakikât kelepçesi var Mazimde ızdırâb Halep’çesi var Ruhumda boşluğun sır kepçesi var Ümidi lambada cinde bıraktım Aynadaki aksim bana yabancı Gördükçe soğuyor içimde sancı Taklitçi mukavva gönül sevinci Aslını zincirle sende bıraktım Hasret iki hece değişmez köle Emsâli bülbülde geliyor dile Çileye talipte ikrâmdır çile Hiç kimsede değil bende bıraktım Gün gelir yırtılır suların rengi Ezelle ebedin başlarken cengi Kadere amenna işin mihengi Gölgemi bu yüzden zinde bıraktım Uzaklaş uzaklaş mesafeler aş Ne bir eyvah işit ne de bir telaş Sükut yoldaş olsun neşe arkadaş Vefânı formülsüz fen’de bıraktım ______________Makberî |
Dur ne olur gitme
Hasretinle kıtlıklara
Yüz karası sevdalara
Yalancı aşklar içine
Zindanlı gecelere atma beni
Yüreğimde derin yaralar
Arkanda silinmez izler
Savurmasın aşkımızı kara yel
Terk edip kaderime
Sensiz bırakma beni.....
Keşke bıraktık dediklerimizi bırakabilseydik.Oysa her git deyişimizde içimizden kal demek geliyor.Yüreğinize sağlık üstat.