Sonu gelmez istekler, hevesler ve arzular,
İnsanoğlu hep ister; sürü sürü kuzular.

Umut, yeniden doğmak,
Yeniden var olmaktır.
Umut, bir kuş misali,
Mavilere dalmaktır.

Mutluluk yakındır, hem de çok yakın.
Tebessüm edenin yüzüne bakın.
Sarayda, parada; köşkte, yalıda,
Mutluluk aranmaz, bence bırakın!

Yarına erteleme, bugün yapacağını,
Davran haydi bekleme, şenlendir ocağını.

Öyle bir hayattayız, dert ve neşe iç içe,
Gerçek huzur vermedi; çek, senet ve poliçe.

Seni sevmeyene de, sevginden gönder gitsin,
Paylaş mutluluğunu, gönlünde keder bitsin.

Sensiz olmaz bir tanem; beni dinle, bir sus da,
Hüküm giymiş hislerim, sensiz gönlüm mahpusta.

Sonunda anladım ki, var içinde yokmuşum,
Şan şöhret zehirli ok, yüreğime sokmuşum.

Aşkımız bir destandır, sığmaz üç beş satıra.
O ölümsüz tebessüm, başucumda hatıra.

Yokluğunda yaşlandım; inan, sanki bir günde,
Duygularım firarda, gönlüm ise sürgünde.

Tarif etmek mümkün mü, gökyüzünün rengini?
Herkesi mutlu eder; hem fakir, hem zengini.

Az konuşup, çok iş yap;
Ömrüne kat bereket.
Göklerden de bir yer kap,
Yerlerde hep felaket.

Senden geriye kalmaz; ne şan şöhret, ne de soy.
Düşman olan nefsine, vicdanınla karşı koy!

Şu koskoca dünyada “benim” olan neyim var?
İşte tapulu mülküm; mezarlıkta bir mezar.

Fayda vermez servetin; ne dost tanır, ne baba,
“Kendini hesaba çek, çekilmeden hesaba!”


Barışı iki şey tesis eder; adalet ve özgürlük.

Şampiyon, hile yaparak değil, dürüst davranarak başarılı olandır.

İnsanların birbirlerine gösterdiği saygının derecesi ile, huzurlu olmaları arasında doğru orantı vardır.

Şair, aşkı cebinde değil, kalbinde taşıyan kişidir.

Hayat, biraz daha uzun süren bir rüyadır.

Yapıcı eleştiri, önce üzer sonra sevindirir; yıkıcı övgü, önce sevindirir sonra üzer.

Sevmediğin kişiye kötülük yapma. Senin sevmediğin kişi, başkasının sevdiği olabilir.

Özgürlük, başkasının gölgesinde yaşamamaktır.

Ellerin değil, ideallerin titriyorsa, yaşlanmışsın demektir.

Sabır ile; yıllara da, yollara da, kullara da meydan okuyabilirsin.

Uyku, dinlenmek içindir; hep yatmak için değil.

Çaresizliğin çaresi, pes etmemektir.

Bir devleti kurumlar, kurumları da kurallar ayakta tutar.


BU ÇALIŞMADA YER ALAN BEYİTLER VE DÖRTLÜKLER, HEPSİ "ÖZLÜ SÖZ" DÜŞÜNCESİYLE YAZILMIŞTIR.

Mahmut KILIÇOĞLU