ÜÇÜNCÜ ÖLÜM
Üçüncü ölüm
Ah Tanrım Hani senin verdiğin canı sen alırdın kullarına mı bıraktın Narin bedenimi saplanan hançerlerin sayısı belli değil Kerbelaya mı saldın beni susuzum Tanrım perişanım Dost Elinden Viran bağlara dönmüş Kalbim ruhum kaçamak dövüşüyor benimle tutamıyorum ki, gitmek istiyor huzur bulacağı yere sel oldu Gözyaşım saatlerce ifrit kolları ile sarıldı karanlık bağladı Elimi kolumu düştüm işte o zaman yere beynimde nöronlar Sara nöbetinde Raks etti durdu köpürdü ağzım soluksuzum Bilincim gidip geliyor gözlerim bir noktaya dikilmiş soğumuş elim ayağım donuyorum Kutup gibi durdurun akımı Yanıyor tüm hücrelerim yanık ve kan kokusu geliyor burnuma vah ki ne vah Ecelim bulmuş beni bir sokak lambasının altında Bu kaçıncı Ölümüm uçarcasına hafifim Işık huzmeleri arasında parlıyor cennet bahçesi ayağımdan tutup çeken biri "dur gitme yaşaman gerek "diyor istemiyorum ki, kaç Yüzyıl oldu Dayanamıyorum bırakın Vazgeçin BEN VAZGEÇTİM.. Hacer Sarıgül |