Diye, Diye
İşte şu dünyaya, geldik gideriz,
Ellerin gülüne, al diye, diye. Ezelden ahiri, niyaz ederiz, Firkati yürekten, al diye, diye. Bunca yıl aşk ile sardık taşını, Akıttıkça sildik, gözden yaşını, Azat ettik göğe, gönül kuşunu, Muhabbet yolunu, bul diye, diye. Kibir ile kini, gömdük toprağa, Türap olduk daldan, düşen yaprağa, Muştuları saldık, telli ırmağa Dostun yarasına, çal diye, diye. Kader bahçesinde, ehli naz ile Oğul, uşak, gelin, baba, kız ile Bir değil, bin sene hatır, söz ile Sarıldık dikene, gül diye, diye. Edep, Erkan ile bulunduk sazda, Gahi piştik kış da, üşüdük yazda, Benlik pişirirken, ateş_i közde, Geçti ömür ahla, el diye, diye. Haram zade ile açtık arayı, Kem damardan ayrı, ölçtük darayı, Abı hayat ile sardık yarayı, Nedir bu baştaki, hal diye, diye. Namert dostla gelin, ettik parayı, Ayağına serdik, köşkü, sarayı, Aşk_ı muhabbetle, kurduk sofrayı, Tuza bandık gönlü, bal diye, diye. Yüksel Bey ocaktan 02.09.2017 Üstatlardan. Namert Dostla Nasıl Kurduk ARAYI Yıktı Başımıza Gönül SARAYI Kapatamaz Artık Tabip YARAYI İçirdi Zehrini Bal Diye DİYE_______Namık Demir |