wo menproblem değil uçurtmalarınızı vurmamışsa yel ve sel taş ve kin hatun kişi niyetine dirilebilirsiniz omzumun solu söyleyecek ben beni bilmem bilemem gök kararır harman yerin teni kanar yıldızlar biter sarı ekinlerden bildiğim kadın şairler var tırnakları kelebek duvarlarına sığınırım kaçıncı kat rengin altına göğsümü sarar o idamların sehpası sargılı yerinden gelirde gelir kertenkelesini sütüne emziren demir sözü yutanların soluk yüzleri dozuna eklemine bağımlıktır tadını diline yaladığın tanısız tanımlamalar duşakabinlerimiz yağmur boyu anneler bulut bulutlar cam yola tane boşalırız yine de sarmaşıklı yangınlardan günaha davet olduğunu bile düzünelerce düşünürsün birlik kimindir kanalize edilememiş beyaz balıklar afişe eder kara kuduz kentin hastalıklı eğitmenlerini ki o mevlevisiz savrum çekimler on iki artı izletisine çağıramazsın çokluğunu tanrılar doğuran göbek çukurdan çocukluğunu delidir doludur boştur görünene sahne sonuçta kalem kara tuş kara işaret parmaklar kızıl ölü taşları kuş kanatlarına yıkayan müzisyenler onlar susmaz susturulamaz fısıltı şarkısına kafa tutan nota gölgelerine uzar durur bu ince dert dava esmer yürekli sarışın dualar tanıdınız sustuk çoğu birliğe delil parçalanmaların ağıdına dilsiz iblisler yürüdü adım sayımız o çitsiz aydınlık ilklerin kütüphanesinden göğüs iliklerini çözen rüzgar ben yüzüme toprak örttüm sen gözlerine kan sızladı bir aklın bekareti vuruldu saklanan fidan geçmedik ve uğramadık karalayanların gecesine kutlu putsuz tesadüfler aksanı titrek mumlar aydınıydı çimen pistin eşsizliğinde danseden alfabeler o hattına yok var olan çizimlerin bükümlendiğince uzağına eren sarhoşluk bir cırcır böceğinin nefesince o karıncanın topal telaşı hava serin sıcak yıl güneş 0004 |