AH BU PRANGALARYolumda barikatlar, Gözlerimde yitip giden benden uzak diyarlar. Kollarimda paslı zincir Beni senden mahrum koyan Ah bu prangalar, ah bu prangalar Keşke seni de bana bağlasalar. Gel deme bana, Şimdi düşsem yollara Önüme dizilir birer birer Şahin bakışlı sıradağlar. Oyy benim karasevdam Bu ağustos gecesinde, yine nem’in düştü üstüme. Uyku nedir bilmez gözlerim Semalara açıp da ellerimi, Kaç sabah ezanlarında zikir ettim ben seni. Dilekler diledim Çözülsün artık bileklerim, İste bu prangalar karasevdam Benim bütün servetim. Dilimde bölük pörçük olmuş türküler Bir çığlık ki sen hiç duyma. Bir duysalar, ne kadar kabuk bağlasa da Kanar bütün yaralar. Simdilerde bir hal oldu karasevdam Ayaklarım bende değil Öyle bir dönüyor ki dünyam Çekilecek kahır değil. Karıştm, Karmakarışık oldum . Tutunacak duvarlar da olmasa, Hiç tutarmıydım çetelesini mesafelerin . Hayaline tutunup ayaklarım olurdun Başımı dayayacak takât’im sen olurdun. Ama, gel deme bana karasevdam Gelemem. Çözemedim, çözülmüyor ki işte. Yine düştüm az önce, Bu günüm de bildiğin gibi Yara bere içinde. Ah bu prangalar, ah bu prangalar Keşke seni de bana bağlasalar. Gayri bundan sonra kabuk tutmaz yaralar. Çürüse de bedenim, Baki kalır sözlerim. Sana hasret gözlerim Hep sana bakarlar Hep sana akarlar. Ah bu prangalar, ah bu prangalar Keşke seni de bana bağlasalar. Selma Akkaya |
Selam ve saygılarımla