YALNIZLIK VE GECE
geceler bu kadar sessizken nasıl duyamayabilirimki kalbimin sesini
sanki gece bir şeylerden intikamını alırmışçasına her geçen gün daha fazla yalnızlığa bürünüyor geceler yalnızlığa büründükçe sen yalnız kalmaya yalnız olmaya mahkum ediliyorsun sebebsiz bir mahkumluk bu mahkumluğa isyan ettikçe yalnızlık batağına daha fazla batıyorsun battıkça çırpınıyorsun çırpındıkça batıyorsun kaçıyorsun geceden kaçıyorsun sana yalnızlığını hissettiren geceden... yalnız şehrin sokaklarına kendini atıyorsun... oda işe yaramıyor başka şeylerle kendini avutmaya çalışırken orda gördüğün... umutsuzluğa bırakıyor seni maske takmış insanların içinde aldatıldığını hissettikçe ordan da kaçıyorsun yalnızlığını unutturcak bi şey arıyorsun anlıyorsun ki yakındığın geceden, kaçmak istedeğin geceden başka bir yere gidemiyorsun en azından sahte bakışların sahte sözlerin olmadığı bi yerdeyim diyorsun sen zaten kendini kandırıyorsun başka insanların seni kandırmasına ne ihtiyacın varki gecelerde yalnızlığı gördükçe onu kabul etmeye başlıyorsun yeni şeyleri keşfediyosun yalnız şehrin sana sunduğu hediyeyi kendini... kendini keşfediyorsun dünyaya başka gözle bakmaya başlıyorsun sadece bu dünyada senin yalnız olmadığını düşünüyorsun gözlerin yıldızlara takılıyor senin gibi yalnız olduğunu düşündüğün yıldızlara sığınıyorsun önce onları da kendin gibi yalnız zannediyorsun sanki bütün yıldızlar birbirine küsmüş sonra farkediyorsunki onlar yanyana geceyi birlikte bitiriyorlar.. anlıyosunki yalnız bir varlık bile yok elin telefona gidiyor bi sesini duyayım diyorsun... ama unuttuğun bir şey var gurur.. gururunun önüne geçemiyorsun sen elinden geleni yapmadın mı? ’ yaptım’ ’o zaman bu telefonun elinde ne işi var?’ diyorsun sende bilmiyorsun bilmemek değilde vereceğin cevaptan kaçıyorsun kaçmaya alıştıkça gerçekler canını daha fazla acıtmaya başlıyor kaçıyosun kaçıyosun... bir gece daha bitiyor ama senin yalnızlığının sonu yok onsuz geçen her günün sana bir asır gibi geliyor kalkıyorsun yataktan maskeli insanların içine katılıyorsun katılmakla kalmıyorsun sende yüzüne maske takıyorsun yoksa nasıl başedeceksin ki bu yalnızlıkla... ama ya gece gece ne yapacaksın maskeylemi dolaşacaksın istesende dolaşamıyorsun ki gece öyle bi büyü ki sana sen olduğunu... unuttuğun seni hatırlatıyor yazlnızlıktan kaçamayacağını anladıkça kendini yazmaya veriyorsun en azından ne hissetiğimi bilsinler diyorsun yazdıkça yalnızlığa daha fazla alışıyorsun yazdıkça alışıyorsun alıştıkça yazıyorsun bir döngü haline geliyor senin için o kadar alışıyorsun ki yalnızlığı bir oyun haline getiriyorsun sana seni hatırlatan yalnızlığa, geceye sende oyun oynuyorsun bu o kadar çok hoşuna gidiyor ki kendi kurallarını kendin oluşturuyorsun beklemeye başlıyorsun seni yalnızlıktan kurtaracak seni yalnızlığa mahkum eden adamı beklemeye... |
Can-ı gönülden kutluyorum
Tebrikler