“uyanmak için horoz mu ötmeli”
anlatabilme hünerinden yoksun mu dilin
çok zaman geçti, seviyorum diyemedin gölü yakmadın demek ki, harlanmadı ateşi yoksa kıyılarda saklanmazdın değil mi!.. tutunmak isteyip de tutunamayışın mıydı? hayata biraz kırgın bakman yoksa inandığının ihaneti mi oldu kaldırımlarla kardeş gibi buluşman!.. uyanacak düşün mü yoktu, sarılacak kolun kar yağdırmak gülümsetti mi içini soğuktan titriyorsun, yürüyecek mecalin yok gibi anlaşılan sırtını verdiğin dağ yıkıldı!.. şimdi ne arıyorsun sokakta, hangi sokak paklar seni sert mi çektin yoksa çıktığın kapıyı tekrar çalacak umudun mu kalmadı bu ilk defa mı yalnızlığa yastık gibi baş koyman!.. küskünlük orucuna girmenin manası ne ya bileğindeki buzdan kelepçe kime uyanmak için horoz mu ötmeli şafak vaktinde içine bir dönsene ne kaldıysa sarıl gülümse kendine!.. ilknur köknar (Sokak Kaçkını) |