12
Yorum
37
Beğeni
0,0
Puan
1664
Okunma

Bir sigara yakıyorum
Yaşadığımı hissetmek istiyorum.
Bu gece İstanbul’un anasını
değil babasını satıyorum...
On dokuz ana haberlerinden bana ne
acımasız zamanın dibine vuruyorum.
Kendi ellerimle yükseğe koyduklarımı
tek celsede yere indiriyorum.
Aldırmıyorum kendi etrafında dönenlere
kimsenin kimseden haberi olmazmış bana ne..?
Şarkılar da kimseyi söylemiyor eskisi gibi
Kelime dağarcığından
bakış açısından da anlamam
Çıkamayacağım kuyuya da taş atmam.
Elimi gözüme sürmek gibi bir lüksüm olmadığı gibi
büyük olmak için doğduğumu kim söyledi...?
Yıldızlar söndürünce ışıklarını
Saat Kulesinin gongu’na taktım bütün uçurtmaları.
Çağırdım çocukları leblebi tozu bayramına,
bağladım uçan balonları karnavala.
Anlattım bir çoban masalını onlara...
Aman ha dedim ;
’mişli’ geçmişler dolanmasın ayaklarınıza
karabasanlar karışmasın rüyalarınıza
baharlar konsun balkonlarınıza
salıncaklar kurulsun uslarına...
Söyletmeyin aynaları beyler
Esmeyi ve sevmeyi anlatalım Onlar’a
yaşarken ölmesin çocuklar...
çünkü onların gölgesi durur
içimizdeki duvarın aynasında..!
ferda,ca