AŞIK EDEBİYATIAşık, Türk halk edebiyatında, aşağı yukarı XI. ve XII. yy’ın başından beri görülen şair tipidir. Aşığın şairlik gücünün, rüyasında pirinin sunduğu "aşık badesi "ni içmekle ve "sevgilisi"nin hayalini görmekle kazandığına inanılır. Halk aşığı sözünün yerine "halk ozanı" ifadesi de kullanılır. Halk aşıkları hemen her konuda eserler bırakmışlardır. Bu ürünlerin önemli bir bölümü okuma yazma bilmeyen aşıklarca irticalen söylendiği için unutulmuş, bir bölümü de cönklerde korunmuştur. Aşıkların söyledikleri şiirler yani halk şiirleri hece ölçüsüne göre irticalen söylenir. Bu edebiyatın başlıca nazım biçimleri ve türleri şunlardır: AŞIK EDEBİYATI NAZIM BİÇİMLERİ 1- KOŞMA Aşık edebiyatında en çok sevilen ve kullanılan nazım şeklidir. Dört dizeli kıtalardan oluşur. Dörtlük sayısı 3-5 arasındadır. 11 ’li hece ölçüsüyle (6 + 5 ya da 4+4+3 duraklı olarak) yazılır/söylenir. 4+3 ve 4+4 kalıbıyla söylenmiş koşmalar da vardır. Şair son dörtlükte mahlasını söyler. Uyak düzeni abab cccb dddb ... şeklindedir. İlk dörtlüğün uyak düzeni xbxb ya da aaab şeklinde de olabilir. Koşmalar genellikle lirik konularda söylenir. Aşk, güzellik, tabiat, sevgi vb. konular işlenir. Koşmalar konularına göre güzelleme, koçaklarna, taşlama, ağıt gibi nazım türleri içerir. A-GÜZELLEME Âşık edebiyatında insan ve doğa güzelliklerini işleyen koşmalar. Genellikle aşık olunan kadın, kız, gelin, dağ ağaç, hayvan, çiçek gibi unsurlar işlenir. NİL KENARINDA Gözler elâ, dudak kiraz, bu da kim Bir güzel gördüm ben, göl kenarında Vakur duruşu var, kendine hakim Sanki bir vahada, çöl kenarında Gülünce yüzünde, gamze açıyor Bakan herkes, kendisinden geçiyor San ki yâr elinden, bâde içiyor Adını sordum ben, yol kenarında O, mahmur bakışı, çeker dideden Leblerdir konuşan, meşki yadeden Kokusu geliyor, beni mest eden Sevda bahçesinde, gül kenarında Aciz kalır görse, bülbülün sesi Yüzde dolaşıyor, o hoş nefesi Nasıl da yakıyor, sevda busesi Dudak izleri var, dil kenarında Böyle güzelliği, gizleyemez tül Seni seven yiğit, bir şeyda bülbül Saçlar dalgalanmış, birer gonca gül Öbek, öbek açmış, dal kenarında Aşk ile inlerken, sazımın teli Seni seven aşık, olmaz mı deli Coşkuyla eserken, her akşam yeli Saçları savrulur, yel kenarında Aşk tavında güzel, çay da deminde Buluşmak gerekir, ortak zeminde Sevgiye susamış, çöl akşamında Bekliyorum seni, Nil kenarında Sadık DAĞDEVİREN Aşık Lüzumsuz |
Yüzde dolaşıyor, o hoş nefesi
Nasıl da yakıyor, sevda busesi
Dudak izleri var, dil kenarında
------------ Tebrikler hocam