Oğul
Oğul
Doğmadın diye küsmedim sana Olsun! Kendi nefesimle büyütürüm seni. Bir el gelip kesecek göbek bağını, canın yanmaz dediler Düşlerim attı seni dışarı Dinmedi yine sızısı Ellere bırakmadım makası Uyandırdım kendimi hayallerden Gerçeklerle yıkadım tek tek onları Çıkar çıkmaz hayalimden Kordonunu ben kestim Düşlerimde de ölüsün oğul. İlk gülüşün hangi güne denk düşer Takvimlere düştüm notları Hepsinde katil ellerim izliyor çizikleri Kime gülmüştün sahi Arada, burnuma gelir süt kokun Göğsüm şişer be oğul. Gözlerindeki ışıltı yansıyor yüreğime Evet tam orada bir sen var, üstünde çığlıklarım Gözlerinin mavi rengi yükseliyor güneş doğmayan ülkeme Ah oğul Ülkem küllerini silkelerken üzerinden Ben hala virgül peşindeyim Zihnim şişiyor oğul İçinde söylenmemiş ninniler. Kulaklarıma çalınıyor uzaklardan, Kırık hayallerin diyarından gelmiş bir ses Tüm dağları yüreğim taşıyor sanki Çocuk sesin -ne de çok beklemiştim- keman tınısı gibi Düşlerimi delip geçiyor Hücrelerim dağılıyor etrafa Hepsi sen oluyor bağırıyorlar bir ağızdan ’anne’ diye. En çok da serçe parmağım özlüyor seni. |