Hasretliye Mektup /.13./
Hasretli,
Kaç ay kaç mevsim geçti. Hani gelecektin ? Buralarda martılar unutmuş, Kanatlanmayı,uçmayı ,yaralı. Senli anılarımızla sevgimiz gibi. Tenim de hasret sana , canım da. İncitmesin kimseler üzmesin seni. Tenimde ağlıyor yokluğuna ,canımda, Neredesin hasretli.?_ Safiyenin yanına giderken ,senli yüreğimde söylenirdi. Adımlarımda sen ,düşüncemde sen.. Gönül sözü vermiştim ,bir bardak içimlik çay üstüne. Kapıyı çaldım ,Safiye açtı kucaklaştık hoşbeş ederken, Sesimiz sevinçle yükselmiş ki içeriden ses geldi. -Hingildim mi var, gızz Safiyee Anşamı geldi. Kaynanasıydı eline vardım , -Yok Anşa değil ben Gönül Gülümsedik ,bir ulu çınar tarihti sanki nefesi. yaşı belki seksene yakın gibi. Konuştuk oradan burdan birazda okuldan. Çayımızı içtik hasret giderdik,tam kalkacakken . Kaynanası Fatma ninem söylendi -Giderken uğra yanıma sana taam vereyim. -Gabcuk böce de var ,gızz Safiye hazırladaa . Sağol nenem gerek yok desem de , hoşuma da gitmişti aslında . Esinti Hingildim; - Eğlence Gabcuk böce,- fırında kurutulmuş fasulye Taam, ,Erzak Anşa- Ayşe |