Yağmur kokusu sindi hazan yüreğime
Ellerim ıslanmış yapraklarda, şiir arıyor
Toprak hayat buldu sanki , inen nurla
Ben yokluk içinde , eşref saat arıyorum

Kapkatı kesilmiş yüreklerin uğultusu tırmalıyor kulaklarımı
Kör olmayan amâlar , sağır olmayan kulaklar pişkin pişkin gülüyor
Şarkıların nakaratlarını, bebeklerin kahkahalarını bastırıyor ;
Açlıktan ağlayan çocuğun hıçkırıkları.
Ben kara kuyuda , güneşi arıyorum

Bir yolcuyum yüklenmişim acılarımı hayallerimi
Bilmiyorum kaç dost çıkarki bu zindan olmuş hayattan ?
İnce ince düşüyor yanaklarıma ıslak sevdalar
Gidiyorum nereye olduğunu bilmeden
Kaç şiiri yüreğime işleyeceğimi sezemeden
Ben solmuş bir papatyada , can arıyorum

Pencere kenarına dizdim menekşe kokulu umutlarımı
Nasiplensin can bulsun istiyorum , ıslak sevdalardan
Belki bir umut kanatlanır , konardı masum yanaklara
Ben ağlayan çocuklarda , bir tebessüm arıyorum

Çakıllı , dikenli ve uzun bir yoldayım
Ayağıma batan dikenlerden güç buluyor koca yüreğim
Noel Baba değilim ben , bohcamda umutlarımı taşıyorum
Koca dünyayı gezip , her çocuğa umut dağıtmak istiyorum
Ben soğumuş yüreklerde , ateş arıyorum

Kalabalık sokakların , yokuşlarin , kaldırımların tozu sindi bedenime ,
Kan kokuyor , ter kokuyor iliklerim
Temizle beni ıslak sevda, damla damla
Buluta takılan kahve bir çift göz
Medet ister , vucud ister , dem ister
Ben yosun tutmuş gönüllerde , aşk arıyorum