AŞKIN MASALIYMIŞ BEYAZ İNCİHer aşk kendi masalıyla doğarmış öğrendim Gece zifiri karanlık, kocaman yalnızlık ayrılığında Çalan müziğin sesi bile avutamaz dokunuşunun yalnızlığını Son sözler büker belini anlayamazsın içindekini/leri Dağarcığıma düğümlenen sensiz hecelerin Hıçkırık olması içten bile değilken sessizleşiyorum Sigaramı yudumluyor sonra kendi masalıma dönüyorum Son KALIN hecelerini düşünüp inceden avunuyorum, “görüşeceğiz”... Belki bir gün beyaz kulübede kar, fırtınada Yanan şöminenin ısısında düşlere dalarım Kim bilir yanımda hayalin ya da senlerden bir demet Belki beyaz inci giydiğin, büründüğün görüntün anımda... Bugünlerde meyilliyim, hüzün çiçeğimi oldum ne? İçimde kopan umarsız fırtınalar beni açıyor Açılıyorum papatyadan daha ince ve narin Sonra kavşağın ne bahar olduğunu görüyorum ne de kış.... Son perde diyorum oynadığım oyunun adına Başkahramanı da sen başrol oyuncusu da.. Alkışlayanda sen alkışlanan da Romanı yazanda sen içini içinden koparan da sen... Ve sonra diyorum ki: “ Bir damla sudan nice mutluluklar çıkartan ben Onun Sevdasıyla koskocaman denizde mutluluk arıyorum... “ Sonra Perde kapanıyor. Gerçeğe dönüyorum, kayboluyorum......... Olgun Ersin KILIÇ 29.04.2008 01:50 |