KURBANÇadır sevdası bir akşamüstü Sislere kızan bulutun Kara toprağa, beyaz kefeniydi Zemheri ayazının karı Oysa ben…… Gök mavisi çadırımda Hani derler atalarımız ‘Nal mıh kesiyordum’ Fırtınalı ocak ayının Kan kusan perşembesinde Herkes sıcak sobasının başında Yayla çorbası yudumlarken Ben ise katıksız ekmeğimin Boğazımda ki Düğümüyle boğuşuyordum Ben kurbanlık satarken Yüzüm sirke satıyor Satılmayan her kurbanlık Yüreğimi kanatıyor Dilerim bitsin bu çile Bitsin artık karamsarlık Sahte gurura inat Tek güzellik arkadaşlık Uzatılan bir bardak çay Uzatılan bir dost eli Gamzeli yanakta ki tebessüm İçini ısıtıyor insanın Çektiğim çileli kurban günleri Kaldı başka baharlara 28/01/2004 ARŞİV |
Kutluyorum dost sizi. Gönlüne yüreğine sağlık.
Selamlar sevgiler.