KAYIP ŞİİRLERİN AŞK DUBLORÜ IIIRomantik gece I Güzel başlamıştı gece kadının gözünde Elini elinde buluvermişti farkına varamadan Biraz yürüdüler el ele Az konuştular Kadın adamın titrediğini hissedebiliyordu Dar ve loş bir koridordan ilerlediler Adam o ara bıraktı kadının elini Biraz içerlenip neden diye sorgularken kadın Aydınlık ve çiçeklerle donatılmış mekâna adım attı Ve attığı her adıma bir çiçek veriyordu adam Hem de pembe tomurcuk güller .. Gözbebeklerin de açarken güller Neden tomurcuklar diyebildi kadın Sana olan saf temiz duygularımı açmamış güle benzettiğim için Dedi. Adam. Sandalyeyi çekip masaya buyur ederken kadını Kemancı başuçlarında bitivermişti. Bu kez kemanının romantik gıcırtısıyla dinleniyordu Emanet… II Yemekler sipariş edildi Adam servisi kendi yaptı tüm özeni ve heyecanıyla Kadını onure etmek istiyordu Masada hemen yanına oturdu karşısına oturmak yerine Yüzü ona dönük sürekli kadının gözlerine bakıyordu Ne kadarda güzellerdi Yakından daha güzellermiş diye mırıldandı belirli belirsiz Ela gözlerinin bebeklerine siyah kömür parçaları düşmüş gibiydi Kadın da kaçamak bakışlar ve ürkek tavırlarla onu süzüyordu aslında Gülerken daha etkili ses tonu ve kısılan gözleri çok dikkatini çekmişti Birde ellerinin bakımlı hali Adam oldukça dikkatli ve özenliydi ona karşı Söylediği tek kelimeyi ikiletmemiş işiyle alakalı konularda bile ilgiliydi Neden sonra mekânda sadece kendileri olduğunu fark etti, Bu kadar organize bir şey beklemiyordu gerçekten Kalabalık bir ortamda sadece birer kahve içeceklerini düşünmüştü Ama her şey mükemmel ötesi ve çok baştan çıkartıcıydı. Hele on beş dakikada bir hala gelen güller yok mu ? Her seferinde şaşırıyordu Hiç bitmesin der gibi şaşkındı gecenin sonunda kadın Adamsa hüzünü hapsetmiş gibi içine “tekrarı olur mu bu gecenin” Dedi kulağına usulca Tabi ki dedi kadın mahcup bir eda ile. III Adam kadını aldığı yerde bıraktı gecenin sonunda. Dizlerinde hafif bir titreme nefesinde bir serinlik vardı Göğsüne doğru Vay be diye bir sevinç yumağı sıktı avuçlarında Mutluluğun tarifi saklıydı sanki her davranışının arkasında Kadın evine doğru yürürken farkında olmadan tebessüm ediyordu Adımlarında Sanki her adımına bir gül gelecekmiş gibi hazırlıklıydı Gecenin geride kalan en tuhaf yani ise ayrılırken sıcacık sarılmayı becermemişlerdi Resmi bir veda gibi olmuştu.. VI Ertesi sabah kadın işine gitti Uykudan uyanmak zor olmuştu çünkü Gecenin ilerleyen saatlerine kadar geceyi düşünmüş Mutluluğunu gölgeleyen bir buruklukla mücadele etmişti Ama erteliyordu bunu ve düşünmek istemiyordu Her şey tam hayallerindeki gibiydi ve bunu yaşamak istiyordu Masasısnın üstünde bir kargo paketi gördü Kim getirdi diye sorarken odalardan sorumlu kişiye “sabah kargo ile geldi bende masanıza bıraktım “ Dedi ilgili kişi. Biraz değişik duygular içinde açtı paketi İçinden bir kutu çıktı onu da açtı şaşkındı Kırmızı bir kahve fincanı çıkmıştı içinden Ve bir tane tek içimlik üçü bir arada kahve Şaşkınlığı iyice artarken küçük bir not vardı Hemen okudu bir çırpıda “akşam kahve içmek için çağırdım sözümü tutamadım, Sabah kahven benden olsun istedim” “Ama ilk önce kahveyi dök fincana öyle daha güzel olur, Hemen şimdi iç olur mu ?” Diye not düşmüştü.. Kadın şaşkın ama bir şeyler olduğunu anlamış Hemen kahveyi yırtıp fincana dökmek için sabırsızlanıyordu Poşetten fincana dökülenleri görünce kadın şaşkınlığı bir kat daha arttı Kahve yerine kâğıt parçaları dökülüyordu fincana İrili ufaklı ve üstlerinde harfler vardı Kadın masanın üstüne döktüğü kağıtları Bir pazılın parçaları gibi birleştirmeye uğraşırken Heyecandan elleri titriyordu Bir cümle oluşmuştu küçük kağıt parçalarından “hayatımın en güzel gecesiydi.seni seviyorum” Kadın bir damla göz yaşı bıraktı sevinçten ve eli hemen telefonunu aradı… Arkası yarın.. |
Bir defa koşullar oluşmamış. Özgür mü her iki taraf da? Kadın evli veya bekar, o kısmı unuttum veya kaçırdım. Adamın evli olduğunu biliyorum. Bir karısı, belki de çocukları da var adamın. Ailesi var sonuçta.
Tatlı bir heyecan arayışındalar ikisi de. O romantik bir şekilde sunulan güller de elbet kuruyacak.
Hayat toz pembe değil.Gerçekler her zaman canımızı acıtır. Biz kabul etmesek de.
Sevmek? kolay mı sanki..
Kaç yuva yıkıldı bu sonu belli olan, ama insana inandırıcı gelmeyen, daha doğrusu insanın inanmak istemediği durumlar için. Yaşanacak ve bitecek..
Her şeyin bir sonu var..
Yasak aşlar çok uzun soluklu yaşamazlar..
Sonu her zaman göz yaşıdır.
Sonu ölümdür bazen, cinayettir.
Uzak dursun bizlerden..
Sağlıcakla..