CananaBir... Canana Gönül versen ne olacak Şems batıdan mı doğacak, mah açacak Hangi yıldızdan tutunsam, ellerim boş çıkacak Hayal ufuk içindir, hülyaya adanmak akıl karı değildir elbet anlaşılacak Ne beklentilerim, ne emel ve tutkularım ukde olsa bile, ruhumu, kalbimi felaha ulaştırmayacak Ansızın... Hasta düşersin Umutları yeniden derlersin Çare adına hekim, hekim gezersin Hangi hastaneye gitsen çilesinde takatsiz düşersin Senden daha düşkünlere nazar edince endişe içinde içini çekersin Gün geçtikçe, çare tükendikçe, en yakınların ilgi ve samimiyetlerini esirgeyince gözlerinin yaşını silersin Amansız bir ince hastalığın pençesinde inlersin, her geceyi yalnızlık ve perişan halde geçirirken, bitap düşersin Garip... Niye susar Mazlum önüne bakar Yetim bir ömür şefkat arar Hak, yarattığı kulun niyetinde samimiyet sorar İnsan marifet, hikmet ve irfandan uzaksa neden ruhunu yorar Aşk vuslatın değil, çilenin, sabrın, samimiyetin, azmin, hakikat arayışında yaşar Çile... Deyip geçme Sabır olmayan yolu seçme Narında kor olduğun heva için ölme Şakaklarından ter sökün ederken aklı itham etme İrade olarak sana verilen yetiyi zafiyet için asla viran eyleme Ölüm gelmeden kalbine, ölümde saklı duran ibret kitabımı okumaktan çekinme Derdine dermanı nerede ararsan ara, seni var eden, yaratan ve şifanın adresi olan Hakka kullun etmeyince Mustafa Cilasun |