kulağımı çocuk seslerine vererek toz toprak koparılan gürültüler dinlerim ne hislenen körpe gönlün bir ıstırabı kalır nede sokaktaki evlerin kirlenen camları bardak bardak boşalır bir su, söner alevler bir de ihtiyar ruhumun mecalsiz duyguları
*
gurbetin rutubetli yollarına düştük düşeli hep isyan doldu , içleri boşalan mey renkli kadehlerin duygularımı mesafelere serptim boylu boyunca sevdalarımı hapsedip zindan zindan özgürlüğümü satın aldılar ilkin özlemlerimin başlarını koparıp gerdiler çarmıha çıkmaz sokaklara döndü içim bir demlik çayda dem geldi geçti öylece bir köşeye ilişip kaldım senelerce
*
hiç kopyası olmayan düşlerde eskidi gecelerin günahına suç ortağı oldu yalnızlığım ayak izlerimden matemli hayatlar topladı rüzgar caddelerin küskün ağaçlarına adımı yazdı ayaz sancılarımın köhnemiş çağrılarını dindirebilmek için hüzün oldu su ve ateş oldu alev gönlümde ki gülistanın ırmağı ve gelinciği
*
hani ateşe değince bir damla su, bakılır ya niceliğine ırmak mıdır yoksa umman mı çünkü bu gök kubbenin altında değişmez hiçbir şey bir şarkı tuttururum hasreti içime çekerek kum tanelerince ayrı maceralara savrulurum her nefesimde başka dünyalar bulur leylam dudaklarında ki can mı çığlıktır çığlık mı ben
*
ağzım ,dilim ,gönlüm bağlanır kimi zaman hüzünleri bir kenara itip sadece sevgi isterim suçsuzmuş gibi ümitvar yarınlar mırıldanır nefesim sonra hayatın daha da zorlusunu
*
bütün belaları barındıran en karanlık korkuları giyinir ruhum binlerce acılar istiflenir yüreğim raf raf her biri mühürlü zapturapt altına alınmış pasif direnmeler son bulunca azrail elma dediğinde çıkıp gitme vakti gelir hiç geriye bakmanın bir anlamı da yok artık bir kör kuyuya sarkıtılır o doyumsuz heyecanlar
*
galudan söz açıp belayı ölçerim hep her mevsim değişikliği en bakir düşleri yok etmekte sanki bütün düşünceler zarafetini kaybetmiş ruhlarıyla beraber ,kimileri çehresini, kimleri karakterini insan yaşlandığının farkına varamıyor be dostlar iliklerine kadar hissediyor olağanüstü bir hızla yok olmayı
*
yarınlarda bir kervan yola çıkacak ateşle işlenen gergeflerin çırpındığı delicesine zamanlardan perdesi yırtılan gecelerin yalnızlığından birileri ağlıyor olacak tükenmez özlemlerle nasıl bir bebek süt için ağlıyorsa öyle sabah kuşları nasıl pervazlara konup bekliyorsa acılarla yazılı kader defterinin saati bir başka saat , kutsal bir takvim gibi duvarımda asılı
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
dem geldi geçti şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
dem geldi geçti şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
zorlu bir hayatın akışında yaşananlar ve hissedilen buruk duygular usta kalemin süslediği bu güzel şiirin mısralarında. ne zaman ihtiyarladık, ne zaman dünyadan vazgeçer olduk....yılları tükettik farkında olmadan neler yok ki şiirde saygılarımla üstadım
Kutlarım…
Çok çok beğendim….
……………………………………Saygı ve Selamlar…