EĞİRDİR
Güzelliğin var mı senden ötesi
Gelip görmediyse kulun hatası Beni sarhoş etti seyir tepesi Başımın döndüğü yerdir Eğirdir Farkında değilsin belki farkımın Dağlarında yankısı var türkümün Ta uzak Asya dan benim ırkımın Gelip te konduğu yerdir Eğirdir Göstermiş yaradan eli bolluğun Al elmalar senden almış allığın Yeşilin mavinin tüm güzelliğin Kalıpta donduğu yerdir Eğirdir Göl gözündür senin dağlarsa kaşın Yeşiller içinde sonun ve başın Elma kokusunun dağ ile taşın Ruhuna sindiği yerdir Eğirdir Bakire kız gibi süzülüp aktı Sarı saçlarını savurdu döktü Dağlara kaçarken ikindi vakti Güneşin yunduğu yerdir Eğirdir Dağlardan coşkuyla dökülür çayın Gölünde dinlenir dem olur suyun Güneş terk ederken yıldızla ayın Sulara indiği yerdir Eğirdir Bir ömür isterim sende kalmayı Güzeller bilmeli gönül almayı Havva’nın koparıp yasak elmayı Ademe sunduğu yerdir Eğirdir Sorma çok yoruyor hal hatır beni Çalma bu türküyü ağlatır beni Şöyle tek başıma al götür beni Ağrımın dindiği yerdir Eğirdir Bir derviş misali coşkusu yalın Sukuta çağırır huşusu gölün Yüreğin hissedip tarife dilin Yetersiz dendiği yerdir Eğirdir Z İ Y A A C A R 13.03.2017/KONYA |