NaifliğindeBir... Gül koklamak isterdim Onun ruhuma akseden sessizliğinde Ne kadar şehnaz duruşlu olsa da, sabır ve edebinde Her zorluğa rağmen umuttan vazgeçmeyen metanet ve suhuletin de Son çare olarak halinde muhafaza ettiği, hiç acı ve eza vermek istemediği dikenlerin lal olmuş naifliğinde Kendine zarar veren, haddini geçen, heyecanını yenemeyen cahillere göstermiş olduğu cefakar faziletinde Göçebe... Olmaktan korkma Umut bahtında açmayınca Her arzuyu, hevesi, hevayı umut sanma Şuur aklın, kalbin, vicdanın vazgeçilmezidir unutma Ruhun zamansızdır, zamana ait olmayan farktır, onu alçaltma Akıl, irade insan için asıldır ve fakat onların yaşaması için ilim, irfan, hikmet şarttır ihmale alma Cehalet karanlıktır, hesapsızlıktır, nefse, zanna, iç güdüye adanmaktır, anlamadan, öğrenmeden adım atma Gördüğüm... Her yerde şaşkınlığım arttı Toprağı kırmızıya boyamış cesetler vardı Kimisi parçalanmış, üryan bırakılmış insanlardı Bu kadar vahşeti, cinayeti, katli canice yapanlarda suçlulardı Zanlarına göre adanmışlardı, ya servet, ya cennet,yada şefaat adına kandırılmışlardı İnsanı yaşatmak, kazanmak, teenni ile yaklaşmak varken, nifak, bölmek, parçalamak ancak hain ve düşmanlara yakışırdı Kandırılmışlardı, maşa olmak için ukdelerine, şefkatsiz, sevgisiz, muhabbetsiz yetişmelerinde ve çaresizliklerinde aranmalıydı Ama filhakika temaşa ettiğim ne kadar acı ve dram, trajedi varsa, şirk ehli, servet sahibi emperyalist güçlerin arzu ve ihtiraslarına köle olmuşlardı Mustafa Cilasun |