İKİNCİ ŞANS
Eğer yeniden başlayabilseydim yaşamaya
Dalmazdım hayatın içine böyle düşünmeden tepetaklak Ülkenin durumu toplumun sorunu ilgilendirmezdi bu kadar beni Dert etmezdim kendime onun bunun dertlerini Sarılmazdım her gördüğüme öyle dört elle Kendimi kucaklardım önce onların yerine Kaçırmazdım sevmenin dozunu çokca Kendime verirdim önceliği İlle de tek ve ölümsüz aşk diye tutturmaz Yaşardım karşıma çıkan anlık heyecanları Düşmezdim aşktan anlamayan sahtekar bir delinin peşine Savaşmış insan haklarıymış memleket sevdasıymış Nah şu kadar bile takmazdım kafama Erken yatar erken kalkardım Limonlu ılık bir bardak suyla temizlerdim iç organlarımı Toprağın çıtır çıtır uyanışını dinler Güneşin ilk ışıklarıyla ısıtırdım kemiklerimi Menekşelerin yedi rengiyle süslerdim saçlarımın buklelerini İlaç kullanmaz doğadaki otlarla beslerdim bedenimi Hak etmeyene zerrece değer vermez Düşürmezdim kendi değerimi de böylece Şarkılar söyler nar suyu içer ağaçlara tırmanırdım Uçurtma yarışlarına katılır dağcılık dersleri alırdım Kokoreç’i midyeyi yemeye çalışır Paça çorbası içmemezlik etmezdim ağzım sarımsak kokacak diye Bisiklete biner paten kayar koşulara katılırdım Uçakta kokpitte seyahat ederdim Telefonumu aramalara kapatır arayanlara açık tutardım Balık tutmasını kız tavlasını gitar ve ıslık çalmasını öğrenir Portofinoyu kumsalda çıplak ayakla yürürken çalardım ıslıkla Bunlarla renklendirdim renksiz günlerimi Moda’dan açılırdım denize Büyükadada yerdim en leziz balığı Ağzımla kuş tutmaya çalışmazdım beğenilmek uğruna Askere yazılırdım biçki-dikiş kursları yerine Hayatı bu denli cidiye almak yerine şakaya alırdım Yine Sosyalizm’ e gönül verir ve sol yanıma çok iyi bakardım Erkan Yolaç’ın Evet Hayır programına katılır Daha ilk soruda HAYIR! Diyerek ona havalara zıplama zevkini yaşatmazdım uzun süre Gerçi geç kalmış sayılmam bütün bunları yapmak için Çünkü daha yaşım… Yoo! Onu da siz tahmin edin bakayım! |