ÇEKİP GİTMELİ
ÇEKİP GİTMELİ
bir an evvel çekip gitmeli buralardan ardına bakmaksızın kaybolmalı ne bir iz ne bir emare bırakmadan yaşama dair bütün delilleri atmalı kör kuyulara görülmesin bilinmesin duyulmasın diye meçhul bir hikaye varsayılsın sazlı sözlü meclislerde kulaktan kulağa okunup dursun çorak satırların üstüne damlasın birkaç gözyaşı ıslansın hikayem sana hasretli mısraların yarasına isterse tuzlar basılsın sızlatsın gönlün kanayan yarasını her seferin de kaçmış desinler gitmeyle, kalma girizgahında nice kederlere soyunmuş oysa kendimden gitmelere de küsmüş gerçeğim yine becerememiş çakılı kalmışım yerimde ne köy olabilmişim ne kasaba bir küçücük hikayeyim sadece başıyla sonu belli olmayan ağızdaki yürekteki o kekremsi tat benim işte Betül KARAASLAN. |