Bir Tutam Sevda ÇanlarıRabbime gece gündüz yalvardığım Sevgiye doyamadığım anlardan Senden Geriye Cam kırıklarıyla dolu bir yürek kaldı Can yakıyor, can yaktıkça Sevmeye/sevilmeye değer tüm saatleri Çıkarmak istiyorum Îstedikçe yenileri ekleniyor Vazgeçiyorum "Kanasın kanaya bildiği kadar" diyor Susuyorum...! Alev alev yanan ateşte Ruhun nasıl can çekiştiğini Hicran geçen ömrün Burunda buram buram toprak koktuğunu Dönülmez yolların çıkmaz sokaklarında Gönlün deli divane olup inlediğini Uykusuz gecelerde Yüreğin kör sağır eden karanlık sessizliğini Susuz kalan ruhun Çöllerde serap peşinde nasıl koştuğunu .................. bilmek istemezsin ey sevgili..! Bırak bahaneleri gel otur sol yanıma Otur ki açılsın has bahçenin gönül kapısı Yürekten yüreğe Masallar değil hikayeler fisıldayalım Güneşle ay olalım karanlık dünyamıza Yıldızlar dönüp pervane olsun Gönülden kopup gelen sevdanın gücüne Sanma ki terk eder gerçek sevenler meylini Kurtlar, kuşlar şahit oldu Rabbin yazgısına..! Gör artık ey sevgili...! Ömürden giden gidene Diz çöktüm varlığın da yokluğuna her an Varsın bozguna uğramasın inanan yürek Gel koma beni alnıma yazılan adından Anladım ki Kaçmak çözüm değil alna yazıldı adımız Meyletmem/ meyledemen gayrı Bedeli peşin ödendi bu sevdanın Yüreklere kalmadı borcumuz...! Biliyorum ki Tekrarı yok artık bu vagon son vagon Ömrümüzün son deminde Kalbe düştü bir tutam sevda çanı İster vuslat dolu mutluluk şarkısı çalalım İster hicran dolu hüzün şarkısı çalalım Yeter ki Gönülden çalalım Çalalım ki Gönülden kopup gelen ahenkli melodiye Diz çöksün Kâinat’ta ki tüm yürekler..! 09.02.2017 Pınar ÇETİN Ankara |