aşk girdabı
süngülerin sermayesi bedenimde,
aşka sürgünler mayalanır. göz yaşlarım sürme olur hayallere, ıslanır bir kan damlasıyla al yanaklar. kıskanır alyansları parmakları.. bilenir göğsümde ömür törpüsü, büsbütün uzar gider sırat köprüsü. boğulma duygu sellerinde, muratlar neye yarar! bağlanmış ellerinde kırılır aynalar. bakma öyle mahzun ve umutlu! ne güzün yaza döner zannında, ne yüzün güler baharlarda.. beher bâdenin bedeli ödenir, hamili ömür bir bedende, ölüm kadar yakın olur ebetler.. elbet istersin sende bir gün, bir alımlı taze gülü. tersinden gelir talihler, serseri bir mayın bezince, sezilir sancıların en beteri.. acıyla patlar zihninde kederler, kalkar kor dolu kadehler localarda. tütünce aşk okulunun bacası, zül kokulu döşeklere yönelir.. kesik bir ezginin ortasında, yürekler büzülür hüzünle.. dizelerden vizesiz geçer mi dersin! sana ezgilerden damıttığım sözlerim.. halbuki kuş olup uçtu nesiller, sahte maskeler ablukasında. tanzim olur cümleler genzimde, dilinden düşen en acı sözlerinle. dağlar düğümlenir, birbirine burçlarından ayrılık defleri çalarken, uçar gönül kuşları ne düğünler görürsün ne bayram! defterin dürülür gördüğünde hicranı bir deniz kızı gülümser belki dalga yokuşlarındaki duvarlardan bil ki sensizlik gönül yazgısı tüm yok oluşlarda sen vardın.. |
Hep bir sürgünlükle mi mayalanır?
Yoksa sürgünlük mayaları aşka mı çalınır?
Hep yaşadılarımız mı yataktır yinelenen sancılara?
Yoksa dizeler vizesiz akıp gider mi dersin sarı safran lekeli an/ı/lara...
Söyle şair sen umudu törpüleyen misin?
Yoksa us harp vaktindeyken usturayı bileyen misin?
Yüreğimin derinliğine yolculuk ettirdiniz.
Bir daha ki şiirde boğulmamak ümidi ile...
Kaleminizin sesi hep duyulsun.
Hoş geldiniz ve ne iyi ettiniz.