zaman bu...her şiir bir anıt kaymak üzere yıldızını tut her yıldız bir ağıt ne kadar çokmuşuz ne kadar azmışız ne zaman gazel olacaksın eylül’ler takvimde yok ihtiyattan silindi ruhlar ölmek baskı altında ölmek yasak arasat acemilerine çavuş olmuşum hele bir gel de tüm ölüler emrimde bu kaçıncı mıhlamam külliyenizi toprak tuz toprak kaygan zaman kırılgan gündüzler hor ikiye bölüyorum geceleri yarı kalanından iz büküyorum toz büküyorum tam ortasından güzel dostum süslü fistanlılar sahnede sahne başımda döner ülkem yüreğimde mekteplere gitmişiz bir kere arpadan ekmeğiyle gayyım kelimelerde zorum kayyum’larda sen kadar kolayım ateşçi az daha az daha dürt boyut’ları tek adım kalsın aralığı anla beni abidin anla eğri tutma fırçaları dağlar kar vermez bize tuzlayalım ölüleri kasım |